Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve
Araştırma Hastanesine bağlı olarak hizmet verecek merkezde ozonterapi,
müzikterapi, mezoterapi, homeopati, fitoterapi, kupa (hacamat),
akupunktur, sülük, hipnoz ve apiterapi uygulamaları gerçekleştirilecek.
Daha sonra karyopraksi, refleksoloji ve osteopati uygulamaları da
hizmete sunulacak.
Merkeze başvuran hastaların,
önce GETAT sorumlu hekimi tarafından gerekli tüm tetkikleri yapıldıktan
sonra durumu değerlendirilecek ve en doğru geleneksel ve tamamlayıcı tıp
uygulaması seçilerek tedavi uygulanacak.
"Şifahane bakışıyla inşa etmeye çalıştık"
İl Sağlık Müdürü Özcan Akan, Bursa Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Merkezinin inşaatına Temmuz 2017'de başlandığını hatırlattı.
Merkezin inşaatının tamamını
Bursa Valiliğinin üstlendiğini ifade eden Akan, "Bugün itibarıyla
bitirmiş durumdayız. Bu merkezi hazırlarken modern tıbbın önerileriyle
bir şifahane bakışıyla inşa etmeye çalıştık. Merkez Osmanlı ve Selçuklu
mimarisinden esinlenerek inşa edildi. Önümüzdeki günlerde hasta kabulüne
başlayacağız. 10 başlıkta hizmet vermeyi düşünüyoruz. Bu merkezin ileri
seviyede olabilmesi adına hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. İnşallah
önümüzdeki günlerde burasının bir eğitim merkezi olması yönünde planımız
var." diye konuştu.
Akan, Sağlık Bakanlığının,
burasının bir ünite olarak hizmete başlamasını uygun gördüğünü
belirterek, "Bu haliyle merkezimiz şu anda Türkiye'nin en büyüğü. Bu
merkezin uluslararası seviyede hizmet vermesi adına en ileri seviyede
gereken bütün tıbbi cihazları almış durumdayız. Şu an için bir eksiğimiz
söz konusu değil. İnşallah önümüzdeki hafta itibarıyla hizmete başlamış
olacağız." ifadelerini kullandı.
"Merdiven altı uygulamalara son vermiş olacağız"
Bir sene içinde 10 branşta
hizmet verecek geleneksel ve tamamlayıcı merkezin hazır hale gelmesinin
büyük bir başarı olduğunu vurgulayan Akan, şöyle devam etti:
"Yaklaşık 7 milyon liraya yakın
bir harcama yapıldı. Merkezde bitkilerle tedavi yapılan fitoterapi,
müzik tedavisi, kupa çekme veya hacamat, akupunktur gibi tedaviler
gerçekleştirilecek. Bizim aslında geleneksel kadim kültürümüzden ve
Osmanlı'dan gelen bir anlayışı modern tıpla birleştirmiş oluyoruz.
Seneye inşallah Türkiye'de uluslararası seviyede hizmet veren bir
merkezden bahseder olacağız. Burasını sağlık turizminde de kullanmayı
amaçlıyoruz. Buradaki tedaviler ruhsatlı, bakanlığın belirlediği
standartları ve kriterlere uygun olarak ve hekim gözetiminde ilgili
uzmanların nezaretinde olacak. Böylelikle merdiven altı uygulamalara son
vermiş olacağız. Ayrıca burayı bir konsept olarak düşündük. Merkezin
bahçesinde de geleneksel tamamlayıcı tıbba konu olan bitkileri
yetiştirmeye çalışıyoruz. Buraya Türkiye'nin ve dünyanın birçok yerinden
örnekler getirdik."
"Buradaki tedaviler hekim eliyle yapılacak"
Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve
Araştırma Hastanesi Başhekimi Muhammed Güzelsoy da modern tıbbın tüm
gereklerinin uygulanabildiği bir hastaneye sahip olduklarını söyledi.
Konularında yetkin doktorlarla
çalıştıklarını kaydeden Güzelsoy, "Bütün eksiklerimizi tamamladık. Yakın
zamanda hastalara hizmet vereceğiz. Ancak şu anda SGK kapsamında
olmaması sebebiyle bu hizmeti ücretli olarak sunmak zorundayız.
İlerleyen süreçte mevzuat değiştiği zaman da hastalara bu hizmeti
ücretsiz olarak sunmayı planlıyoruz ve bunu istiyoruz. Buradaki
tedaviler hekim eliyle yapılacak. Merdiven altı uygulamalar olmayacak.
Hastalarımız güvenli bir şekilde buraya gelebilirler ve tedavilerini
yaptırabilirler." şeklinde konuştu.
Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve
Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve merkezin sorumlusu Mürsel
Sali ise burada diğer merkezlerden biraz daha farklı olarak apiterapi,
homeopati, ozon tedavisi gibi yöntemlerin de uygulanacağını ifade
ederek, "Bunun dışında diğer merkezlerde de uygulanan hacamat,
akupunktur, sülük tedavisi, fitoterapi gibi yöntemler de uygulanacak.
Burası alanında şu anda Türkiye'nin en büyük merkezi. Ünite onayı
alındı. Hiçbir zaman tıpla yarışma halinde değil bütünleşme halinde
olacağız." dedi.